Geçenlerde (2 Mayıs 2019) İngiltere’de yerel seçimler vardı. Green Party bizim mahallede yine büyük bir farkla kazandı.
Seçim sistemini, yerel seçimlerin ne anlama geldiğini falan geçen yılki seçimlerden sonra yazdığım yazıda uzun uzun anlatmıştım. Merak edenler buradan doya doya okuyabilir -> Bizim semtteki Green Party zaferi
Altrincham’ın 3 tane “councillor”ı var. 2 tanesi geçen sene Green Party’den seçilmişti. Kalan 1 tanesinin de (Conservative) görev süresi bu yıl dolduğu için bu sene sadece 1 tane seçildi. Bu son councillor büyük farkla Green Party’den seçildi. Böylece Green Party Altrincham’da 3te3 yaptı…
Soldaki Dan Jerome ve sağdaki Geraldine Coggins geçen sene seçilenler. Bu sene de ortadaki Micheal Welton seçildi. Bu arkadaşları mahallede görüyorum, normal normal geziyolar ortalıkta 🙂 hatta merhaba diye konuşarak selamlaşıyoruz bile – Siyaset çıtamız ne kadar düşmüş siz tahmin edin artık 🙂
Gayet ulaşılabilir insanlar. Önceki yazıyı okursanız orada gerçekten mahalle için çalışıyolar diye baya bahsetmiştim bu konudan.
Micheal kardeşim oyların %61’ini aldı. Hey maşallah be 🙂
Altta yazan “Green gain from Conservative” ne güzel bir cümledir ya…
Hem de Altrincham’da 1973’ten beri (evet tek tek baktım) sadece 4 tane Labour councillor seçilebilmiş. Labour en son 1995’te 1 tane sandalye kazanabilmiş. Yani 1995’ten bu yana sürekli Conservatıve seçilmiş.
İşte Green Party böyle bir bölgede 3te3 yaptı…
Trafford şehrinde durum nedir?
Bizim bağlı olduğumuz Trafford şehir meclisinde ise kontrol tamamen Labour Party’ye geçti (İşçi partisi)
Trafford’un 2015 ve 2019 yılı yerel seçim karşılaştırmasını şöyle bir haritada göstermişler.
Yeşil olan yer Altrincham. Onun sağındaki sarı renkli iki bölge Timperley. Orasını da Liberal Demokratlar kazandı.
Ülke genelinde durum nedir?
Ülke genelinde Conservative party Brexit meselesi yüzünden çok fazla oy kaybetti. Yerel seçimlerde son 20-30 yıldır falan aldıkları en kötü sonucu almışlar.
Muhafazakarların bu kadar kötü olduğu bir dönemde İşçi partisinin oy kazanması bekleniyordu ama olmadı. Hatta İşçi partisi de birazcık eridi.
İşçi partisi ve lideri Jeremy Corbyn abimiz de Brexit konusunda net bir tavır ortaya koymadı. Dolayısıyla oylar net politika üreten partilere gitti.
Seçimin kazananı Brexit konusunda çıkmayalım diye net tavır koyan Liberal Demokratlar ve Yeşil Parti oldu.
Dünyayı kurtarmaya herkes kendi mahallesinden başlasın!
Hatta kendi sokağından başlasın 🙂
Bizim sokakta seçim öncesi durum böyle…
Sokaktaki neredeyse bütün evlerin camları ve bahçeleri “Yeşiller” bayraklarıyla dolu.
Bu arada bunları belediye imkanlarını kullanan partiler asmıyor. İnsanlar kendi evlerine kendileri asıyor. Öyle sokaklara boydan boya bayrak asmak, bangır bangır seçim otobüsüyle gezmek yok.
Biz sokağın en ucunda oturuyoruz, eve yürürken gördüğüm komşulara sarılıp opesim geliyor ama tutuyorum kendimi. Sadece gülümseyip geçiyorum. Yoksa deli falan sanarlar beni 🙂 Çünkü ben Türkiye’de nasıl bir politik ortamdan geliyom, ‘bu ne bohem böyle ya’ diye derdimi iki cümlede anlatamam. Kesinlikle anlamazlar.
Burdaki siyaset bizdekinden çok farklı. Mayıs sonunda Avrupa Parlomentosu seçimleri olacak. O zaman ortam biraz daha politize olur diye düşünüyodum ama pek bi numara yok. Yani var aslında ama bizim bünyeler Türkiye’deki kaosa alıştığı için burada bişi yokmuş gibi geliyo.
Aslında Brexit falan ortamlar çok karışık. Hiç bir siyasetçi, yönetici ne bok yiyeceğini bilmiyor 🙂 Ya da en azından şu an elinde ortama yön verebilecek gücü olan veya halihazırda ülkeyi yöneten siyasetçiler kafası kesik tavuk gibi geziyor.
Onun dışında Brexit yanlıları ve karşıtları belli. Nigel Farage manyağı Brexit Party kurdu. Anketlerde de baya oy alacak gibi duruyo. Brexit karşıtı olarak ise Liberal Demokratlar ve Yeşil Parti var. Bakalım haftaya görecez sonucu.