Eskişehir – Alpu ovasına kömür ile elektrik üreten termik santral yapılacak !?!
Yıl olmuş 2018, kömür ile elektrik üretmek için yeni santral yapmayı bırakın, “kömürden elektrik üretelim mi?” diye düşünmek bile insanlığa karşı suçtur ya… Böyle bir şey olabilir mi arkadaşlar? 🙂
Eskişehir’deki (hatta bütün iç anadoludaki bile olabilir) en verimli tarım arazilerinin olduğu yere kömürlü termik santral yapılacak. Hatta bunun için ‘acele kamulaştırma’ falan yapılmış…
Bu santralın çevreye vereceği zararları buraya yazmaya bile gerek görmüyorum. Adı üstünde “kömürlü termik santral”, ben daha ne anlatayım?
Türkiye ve kömür konusunda geçen sene kısa bir yazı daha yazmıştım… (Türkiye ve kömür)
Tamam elektrik üretilmesi gerekiyor ama bunun yolu kömür mü? 2018 yılındayız ve siz ciddi misiniz ya?
Bu konuda Greenpeace “Kömürü ES Geç” isimli bir kampanya başlattı. İmza kampanyasına buradan
( https://act.greenpeace.org/page/22588/action/1 )katılabilirsiniz.
Bunun dışında change.org sitesinde de bir çok imza kampanyası gördüm… Ama sadece Change.org’daki kuru kuru bir imza kampanyası Greenpeace gibi örgütlü bir kurumun yaptığı kampanyadan daha faydalı olabilir pek emin değilim açıkçası.
Bir de başka bir ayrıntı olarak bu santralı yapımı yangından mal kaçırır gibi ‘acele kamulaştırma’ ile yapılıyor… Acele kamulaştırmanın ne olduğunu greenpeace kampanya sayfasından bir yazı ile aşağıda daha detaylı açıklıyorum.
Daha ÇED raporu falan bir sürü konu var ama uzatmıyım…
Kısaca, 2018 yılında kömürle elektrik üretmek için verimli tarım arazilerinin üzerine yeni tesis kurmak nasıl bir kafadır diye sormak yeterli.
Eskişehir’in kıymetli tarım alanlarına acele kamulaştırma
Orjinal link: http://www.greenpeace.org/turkey/tr/news/blog/mavi-gezegen/eskisehir-acele-kamulastirma/blog/61442/
Eskişehir Alpu Ovası’nda yapılması planlanan kömür yakıtlı termik santral projesi ve maden alanları için, ÇED süreci sonrası, projenin geliştiricisi EÜAŞ, acele kamulaştırma alınması için Bakanlar Kurulu’na başvurdu ve Eskişehir’in kıymetli tarım alanları üzerinde Bakanlar Kurulu tarafından acele kamulaştırma kararı alındı.
Nedir bu Acele Kamulaştırma?
Acele kamulaştırmanın hukuki çerçevesini açıklamadan önce pratik olarak kararın anlamını şöyle anlatalım. Varsayalım ki, çiftçisiniz ve tarım araziniz var. Senenin bu dönemi tam da birçok sebzenin, meyvenin ekim zamanına denk düşüyor. Siz bir çiftçi olarak tüm ekim, hasat zamanınızı planlıyorsunuz. Borçlarınızı, ödemelerinizi, bütün hayatınızı çiftçilik faaliyetlerinize göre organize ediyorsunuz. Sonra birden bir yatırım kararı ortaya çıkıyor ve size Bakanlar Kurulu tarafından hak sahibi olduğunuz arazi üzerinde acele kamulaştırma kararı alındığı ve bu nedenle tapulu arazinize giriş yapamayacağınız söyleniyor.
Hemen 2014 yılında bir sabah uyanıp zeytinlik arazilerinin çevresinde tel örgülerle karşılaşan ve zeytinliklerine giremeyen, uzun bir mücadelenin sonunda da hukuka aykırı olarak zeytin ağaçları kesilen Yırca köylülerini hatırlayalım. Yırca köylülerinin zeytinlikleri de acele kamulaştırmanın bir sonucu olarak yatırımı planlayan şirketin kontrolüne teslim edilmişti.
İşte acele kamulaştırma, kişilere herhangi bir tebligat yapılmadan, kişilere bilgi verilmeden, arazilerinin (mülklerinin) bedeline dair herhangi bir müzakere, katılımcılık süreci işletilmeden, doğrudan Bakanlar Kurulu tarafından alınan bir karar. Bu karar kişilere tebliğ edilmez, Resmi Gazete’de yayınlanır. Meslekleri gereği ilgili olmayan hiç kimsenin günlük resmi gazete takibi yapması hayatın olağan akışına göre beklenebilir bir olgu değildir. Bu nedenle çoğunlukla kişiler arazileri üzerindeki bu hak kısıtlanmasından zamanında haberdar olmaz. Acele kamulaştırma en basit anlatımı ile kişilere bilgi vermeden, belge sunmadan, tebliğ etmeden, görüşlerini sormadan, resmi gazetede yayınlanan bir karar ile kişilerin mülkiyet hakkını ortadan kaldırılmasıdır.
Acele Kamulaştırma hukuka uygun mudur?
Acele kamulaştırma, Kamulaştırma Kanunu kapsamında düzenlenmiştir.
Bu kanun şöyledir:
“3634 Sayılı Milli Müdafaa Mükellefiyeti Kanunu’nun uygulanmasında yurt savunması ihtiyacına veya aceleciliğine Bakanlar Kurulunca alınacak hallerde veya özel kanunlarda öngörülen olağanüstü durumlarda gerekli olan taşınmaz malların kamulaştırılmasında olağanüstü durumlarda gerekli olan taşınmaz malların kamulaştırılmasında kıymet takdiri dışındaki işlemler sonradan tamamlanmak üzere ilgili idarenin istemi ile mahkemece yedi gün içinde o taşınmaz malın 10. Madde esasları dairesinde ve 15. Madde uyarınca seçilecek bilirkişilerce tespit edilecek değeri, idare tarafından mal sahibi adına 10. Maddeye göre yapılacak davetiye ve ilanda belirtilen bankaya yatırılarak o taşınmaz mala el konulabilir.”
Görüldüğü gibi çok açık bir şekilde kanun, acele kamulaştırmanın, savaş, olağanüstü hal, acelecilİği yurt savunması gibi bir nedenle paralel olan konulara ilişkin olarak alınabileceğini ve uygulanabileceğini öngörmüştür.
Peki o zaman soralım;
- Kömürlü termik santral projesi yurt savunması mıdır? Değildir.
- Kömürlü termik santral, savaş, olağanüstü hal gibi konuların konusu mudur? Değildir.
- Kömürlü termik santral, savaş, yurt savunması kadar aceleciliği olan bir konu mudur? Değildir.
Dolayısıyla, enerji projesi kanunda sayılan acele kamulaştırma nedeni olarak sayılmadığından, bir enerji projesi hakkında alınacak tüm acele kamulaştırma kararları, baştan yanlıştır.