1-2 ay önce daha fazla dayanamayarak Bitcoin işlerine bulaştım. Bu yazıda kısaca ‘blockchain’ teknolojisi ve bitcoin – kripto para nedir konularını anlatacağım. Bitcoin borsası ve nasıl alır satarız gibi konulardan başka bir yazıda bahsederim.
Bitcoin kelimesini heralde duymayan yoktur. Bitcoin’in ne olduğu konusunda ise çok farklı görüşler var. Direk kafadan dolandırıcılık, saadet zinciri, haram..vs diyip çıkanlar da var, şu anki para düzenini yıkacak kapitalist sistemi çökertecek bir alternatif para sistemi olduğunu söyleneyenler de.
Bu işe dolandırıcılık..vs diyenler genelde her konuda bilgi sahibi olmadan fikir sahibi olan ekip. Genelde bu insanların komplo çökertme ve büyük resmi görme konularında süper yetenekleri var. Ama çok kolay kandırılıyorlar, belki de onun için bu konuya şüpheli bakıyorlardır 🙂
Ben, tek başına Bitcoinin değil ama “blockchain” teknolojisinin geleceğimizi, hem de yakın geleceğimizi çok olumlu anlamda değiştireceğini düşünüyorum.
Fikir sahibi olmadan önce en azından birazcık bilgi sahibi olmak için 1:36 dakikalık şu aşağıdaki “What is Bitcoin?” videosunu türkçe altyazılı olarak bile izleyebilirsiniz.
~~~ Blockchain (Blok zinciri) teknolojisi ~~~
Blockchain düzenli şekilde veri tutmaya yarayan bir sistem. Veriler bloklara yazılıyor, blok onaylanıyor, diğer bloğun yanına ekleniyor ve bir blok zinciri oluşuyor. Güvenlik açısından da yeni blok eklenirken bu bloğa önceki blok verileriyle oluşturulan bir şifreleme yapılıyor. Böylece hem önceki bloklar değiştirilemiyor hem de kırılması neredeyse imkansız bir şifreleme yapılmış oluyor.
Buraya kadar karışık bir durum yok, aynen merkezi sistemlere benziyor.
Ama en büyük fark bu bloklar bir merkezde tutulmuyor, bir çok yerde var ve sürekli birbiri ile senkronize oluyor. Buna teknik olarak dağıtık veritabanı deniyor. Merkezi sistemlerde veri sadece bir yerde tutulur. ‘Decentralised’ denilen merkezi olmayan blok zincirinde ise aynı veri bir çok yerde tutulur. Bu şekilde veriler şeffaf ve tutarlı olur. Bir çok yerden kastım cidden çok fazla yer. Mesela Bitcoin örneğinde aynı kaydı tutan milyonlarca defter vardır. İsteyen herkes de bu veriyi indirip inceleyebilir.
~~~ Bitcoin ~~~
Blok zinciri teknolojisinin en bilindik örneği ise Bitcoin…
Bitcoin’i ‘Satoshi Nakamoto’ takma adını kullanan bir kişi ya da bir grup 2008 krizinden sonra dijital para birimi olarak ortaya çıkardı. Kim ya da kimler olduğu bilinmiyor, ki pek de önemli değil aslında.
Bitcoin bir ‘dijital para birimi’ yani dolar, euro, tl gibi bir şey ama belli bir merkez ya da arkasında belli bir güç yok. Onun için kimse bunu tek başına kontrol edemiyor. Devletler merkez bankasında para basar gibi istediği zaman bitcoin basamıyor. Para trafiğini engelleyemiyor ve el koyamıyor. Bunlar sanırım devletler açısından büyük problemler 🙂
Bitcoin, dijital altın gibi düşünülebilir mesela. Dünyadaki altın rezervi belli (çıkartılmış + çıkartılmamış). Kazıp daha çıkartabilirsiniz ama belli bir masrafı var. Yenisini yaratamazsınız, mevcut altınlar el değiştirir. Altınla ticaret olayı, fiziksel olarak taşıması, saklaması, güvenliği falan biraz zahmetli olduğu için çok mantıklı değil 🙂 Onun için altına eşdeğer olarak para icat edilmiş.
Eskiden ülkeler merkez bankalarında bastıkları para karşılığı altın bulunduruyormuş. Yani eldeki kağıt para ile altın eşleşiyormuş. Sonra bu işi bir tek ABD’ye bırakarak eldeki paralarını dolara endekslemişler. Sonra sanırım 1980 lerde ABD’de altın karşılığı para basma olayını bırakmış. Artık eldeki kağıt paralar hiç bir şeye karşılık gelmiyor. O devletin ekonomisine, güvenilirliğine, gücüne falan karşılık geliyor heralde.
Bitcoin’de aynen böyle bir şey aslında. Toplamda 21 milyon bitcoin var. Şu ana kadar 16 milyon tanesi üretilebildi. Kalan 5 milyon tanesi üretmek için harıl harıl dijital madencilik yapılıyor. Ticareti, transferi, güvenliği çok kolay.
~~~ Bitcoin hesapları ~~~
Bitcoin hesap numarası dediğimiz şey bankaların hesap / IBAN numarası gibi böyle “1LxNah8YKyEC2RrRKKhjwq8mjUVaMe8iQP” anlamsız bir şey. Hesap numarasına ‘public key’ deniyor. Hesap numarası açılırken banka gibi merkezi bir yere kayıt yapılmadığı için hesabın kime ait olduğu hesap numarasından bilinmez.
Fakat banka sisteminden farklı olarak bitcoin ağında yapılan bütün işlemlere herkes ulaşabildiği için bu hesabın yaptığı bütün hareketler görüntülenebilir, bakiyesi bilinebilir. Bu açıdan gayet şeffaf bir sistem.
Bu hesabın şifresine sahip olan, hesabın sahibidir aslında. Bu şifreye ‘private key’ deniyor. Bu şifre öyle “123456” gibi bir şey değil tabi. Sistemin hesap numarasından türettiği hesap numarası gibi uzun ve anlamsız bir dizi rakam ve harf. Hatta bu şifreyi öyle mail hesabına girer gibi bir yere yazmıyorsunuz.
Bu private key hesaptan bitcoin yollamak için gerekli. Bitcoin işlemi yaparken bu private key ile türetilen başka bir şifre otomatik olarak yapılan işleme ekleniyor. Yapılan işlem sistemde onaylanırken bu şifre gerçek private keyden mi üretilmiş diye kontrol ediliyor. (ya da böyle bir şey işte 🙂 )
Bitcoin sanal/dijital cüzdanlarda tutuluyor. Aslında teknik olarak cüzdanlarda bitcoinin kendisi değil, hesap numarası ve hesaba giriş şifresi (public ve private key) saklanıyor. Değişik güvenlik düzeylerinde cüzdan tipleri var.
Bilgisayarınıza kaydedilen masaüstü cüzdanlar ve telefonda tutulan mobil cüzdanlar var. Bu ikisinde sadece hack durumunda bir problem olabilir. Onun dışında gayet güvenli. Düşününce bilgisayar ve telefonla bankacılık işlemi yapıyorsunuz, şimdiye kadar hacklendiniz mi? Aynı durum… Ha bir de bilgisayarın çökme ihtimaline karşı cüzdan yedeklenebiliyor.
Web / bulut üzerinde tutulan web cüzdanları var. Bu tip cüzdanda şifreler fiziksel olarak sizde değil, bulutta / 3.parti bir yerde tutulduğu için güvenlik oranı çok daha düşük. Ama her yerden her cihazla hesaba ulaşabilirsiniz.
Donanım cüzdanlar var. Bunlar USB bellek gibi cihazlar. Public ve private key bu cihaz üzerinde tutuluyor. İşlem yapacağınız zaman bilgisayara takıyor, extra şifre girerek yapılan işlemi cihaz üzerinden onaylıyorsunuz. En güvenli sistem bu.
Bir de eski usul bildiğin kağıt cüzdan tutabilirsiniz. Sanırım en güvenli olanı bu tabi 🙂 Ben hiç kullanmadim ama bildiğim kadarıyla bir kağıda public key ve private key’i yazıyorsunuz. Sonra işlem yapacağınız zaman kağıda yazdığınız public key ve private key’i elle bir yere girmek veya QR kodu okutmak gerekli.
~~~ Bitcoin’in çalışma mekanizması ~~~
Bitcoin sistemi blok zinciri teknolojisi ile bildiğimiz bakkal / hesap defteri tutmak gibi bir şey 🙂
Birisi birine bitcoin gönderdiği zaman önce bu hareket hesap defterini tutanlar(madenciler) tarafından onaylanıyor, yani gönderen hesabın private key ve bakiye kontrolü yapılıyor. Bu hareket onaylanınca bloğa konuluyor. Blok belli bir seviyeye ulaşınca blok zincirine ekleniyor. Tabi bütün bu işlemler şifreli. Şifreyi kırmak ise neredeyse imkansız, şu an bankalarda bile böyle bir şifreleme algoritması yok.
İşlem onaylanırken private key kontrolünde, bu işlemi yapan gerçekten o hesabın sahibi mi? Private key ile hesap numarası eşleşiyor mu diye kontrol ediliyor.
Bakiye kontrolü ise şöyle yapılıyor. Gönderen hesabın şimdiye kadar yaptığı bütün işlemler blok zincirinden taranıyor ve o anki mevcut bakiyesi hesaplanıyor. Eğer yeterli bakiyesi varsa işlem onaylanıyor ve zincire eklenmek üzere bekleyen bloğun içine konuluyor.
Eski blokları değiştirmek zaten olanaklı değil. Ama bir madenci mevcut blokta bir veri ile oynasa bile diğer milyonlarca kayıt ile uyuşmayacağı için hack, iki kere gönderme falan gibi olaylar da imkansız.
~~~ Bitcoin madenciliği ~~~
2009 yılında bitcoin çıktığından beri yapılan bütün işlemlerin kaydı blok zinciri halinde tutuluyor. Bu zincir kaydını tutan ve bu zincire yeni blok ekleyen yani bitcoin işlemlerini onaylayan kişilere bitcoin madencisi deniyor.
Bu madencilik işlemi çok fazla bilgisayar/ekran kartı işlemci gücü gerektiriyor. Yeni blok eklerken şifreleme yapmak için matematiksel bazı fonksiyonlar deneme yanılma yöntemiyle çözülüyor. Bu fonksiyonu çözüp zincire yeni blok ekleyince ödül olarak ufak bir miktar bitcoin kazanılıyor.
Bitcoin kodu ve manifestosu gereğince toplam 21 milyon adet olacak şekilde tasarlanmış. Madenciler şu ana kadar 16 milyon adet bitcoin üretebildi ve bitcoin üretmesi giderek zorlaşıyor. Şifreler / çözülmesi gereken fonksiyon zorlaştığı için daha çok işlemci gücü gerekiyor.
İlk zamanlarda bilgisayar ile bile yapılabilen madencilik, daha fazla işlemci gücü gerektirdiği için şu an sadece bu iş için tasarlanıp üretilmiş cihazlarda yapılıyor. 7-8 tane ekran kartı bir tane anakarta takılıp fanlarla sürekli soğutuluyor. İçinde böyle aletlerden yüzlerce, binlerce olan bitcoin madencilik tesisleri var.
Tahmin edebileceğiniz gibi madencilik şu an en fazla Çin’de yapılıyor. Bir de İzlanda’da yaygın olarak madenciler var. Hem sistemi soğutmak için fazla enerji harcanmıyor hemde İzlanda’nın elektriği tamamen yenilenebilir kaynaklardan üretildiği için birim fiyatı çok ucuz.
Bitcoin konusunda detaylı teknik bilgiye https://en.bitcoin.it/wiki/Main_Page sayfalarından ulaşabilirsiniz.
Edit: Geçen hafta (12 Şubat ) BBC’de “Who wants to be a bitcoin millionaire” diye bir belgesel izledim. Belgeselin tamamını buradan izleyebilirsiniz (youtube). Yarım saatlik çok güzel bir belgesel olmuş. Bitcoin konusuna biraz şüpheli yaklaşıyor ama teknolojisini ve çalışma mantığını çok güzel ve sade anlatmış.
Hatta şöyle iki dakikalık bir kısımda bitcoinin çalışma mantığı çok yaratıcı şekilde açıklanmış.