İlk elektrikli arabam pert olduktan sonra geçici olarak işe gidip gelmek için eşimin arabasını kullanırken İngiltere’deki benzinlikleri kullanma şerefine eriştim 🙂
Ayrıca ‘contactless payment’ (temassız ödeme) konusunu da anlatayım…
Benzinlikler
İlk olarak benzin pompaları self servis. Sizin yerinize arabaya benzin dolduran, “50 liralık süper” veya “fulleyelim” diyeceğin birisi yok. Benzini kendin dolduruyorsun sonra içeri gidip pompa numarasını söyleyerek parayı ödüyorsun. Shell, BP gibi benzincilerde durum böyle.
Bir de ödemeyi de kartla pompanın başında yaptığın tamamiyle self servis olan Asda gibi süpermarket benzincileri var. Buralarda pompanın çalışması için önce pompaya banka kartı okutuluyor, istediğin kadar benzin doldurduktan sonra otomatik olarak ödemeyi karttan çekiyor, fişi veriyor…
Hijyen konuları için pompalarda tek kullanımlık naylon eldiven falan var…
İlk defa bir arabanın o yuvarlak benzin kapağını açtım 🙂 Aslında ilk başta açamadım. İtiraf ediyorum bu kapağın açılması için içerde bi düğme falan mı var ki diye düşündüm. Sonra olmaz öyle şey, Türkiyede pompacılar nasi açacak o zaman diye kendi düşüncemi çürüttüm. (In science we trust) Daha sonra cidden ıçeriye gidip bu kapak nasıl açılıyor ya diye adama sormayı düşünürken son bi “hiaaah” diye abandım ve açtım. Sıkışmış kapak meğerse. Ben, kapağı kırmayalım şimdi diye kibar kibar açmaya çalışıyodum ama benzin kapağında kibarlığa gerek yokmuş…
Contactless Payment (Temassız ödeme)
İngilterede banka / kredi kartıyla veya telefonla temassız ödeme çok yaygın. Banka kartlarının içinde temassız çip var ve 30 £’a kadar olan ödemeleri şifre falan girmeden, kartı pos cihazının üzerine tutarak ödeyebiliyorsunuz. Kartı takınız, şifre giriniz, kartı alınız falan uğraşmadan kartı pos cihazının ekranının üzerinde 2 saniye tutunca “biiip” ödeme tamamlandı… Sonra şerefine karşılıklı bi “Thank you” bombardımanı…