Uzunca bir zamandır düşündüğümüz ev alma konusunda nihayet somut adımlar attık. Bu yazıda mortgage ve onun için gereken ilk adım olan “agreement in principle” dan bahsedeceğim.
Ev alma olayı genelde emlakçı üzerinden yürüyor. Genelde kelimesi yerine tamamen desek de olur sanki, çünkü arada emlakçı olmadan direk ev sahibinden satılık ev ilanı görmedim. Birazcık araştırdım ama bulamadım. Ev sahibinden direk ev kiralayabileceğin öpenrent.co.uk gibi siteler var ama ev sahibinden direk satılık olayı çok zor.
Emlakçıya ödenen komisyon tamamen ev sahibinin. Şu aşamada bizlik bi konu değil. Onun için direk ev sahibinden ev alma konusunda biz gibi fakirlerin değerli vaktini harcamasına gerek yok 🙂 Burada sistemi parayı kazanandan sakal alma üzerine kurmuşlar, genelde para verene pek elleşmiyolar.
Evi görüp beğendikten sonra emlakçıya evi almak istiyorum dediğinizde size evi nasıl alacaksın diye soruyorlar. Proof of funds diyolar. Eğer nakit alacaksanız şaaaak! diye banka hesap dökümünü çıkartıp gösteriyorsunuz.
Olmadı şaaaak diye bi 10 milyon dolar daha, lan noluyo derken bi 10 milyar daha…
~~~ Agreement in Principle ~~~
Fakat evi nakit değil de mortgage ile alacaksanız ‘agreement in principle’ görmek istiyorlar. Bu bankayla yaptığınız gerçek mortgage öncesi bir ön sözleşme gibi bir şey. Banka, biz bu şahıslara normal şartlar altında şu kadara kadar mortgage verebiliriz diye bir kağıt veriyor.
Eğer İngiliz vatandaşıysanız, en azından 3 yıllık adresiniz varsa ve kredi notunuzda bir problem yoksa (gibi birkaç şart daha var…) bankaların web sayfasından online bir form doldurarak alabilirsiniz. Ama benim gibi bu şartlardan bazılarını sağlamıyorsanız bankaya şahsen gidip mortgage danışmanı ile yüz yüze görüşerek alabiliyorsunuz.
Bu işi haliyle eve teklif vermeden önce halletmelisiniz. Çünkü mortgage danışmanı ile görüşmek öyle Türkiye’deki gibi bankaya gidip, sıra numarası alıp, 15 dakka bankada beklemekle olmuyor. Bankaya gidince 15 gün sonraya randevu veriyorlar 🙂
Eğer agreement in principle yapmak isterseniz önce kendiniz online olarak işlemi yapın. Çünkü burada bankalar ve çalışanları basit ve gereksiz işlemleri bile randevu ile yapmayı çok seviyor. Şöyle ki, ben online olarak agreement in principle alamayacağımı bildiğim için (web sayfasından formu doldururken anlaşılıyor) direk mortgage advisor ile görüşmek üzere randevu almak için bankaya gittim.
Görevliye “bu şubenin müşterisiyim ve mortgage başvurusu yapmak istiyorum, mortgage advisorla görüşmek için randevu alabilir miyim?” dedim ve 2 hafta sonrasına randevu aldım. Ayrıca İngiliz vatandaşı değilim, bana mortgage verebilir misiniz tam emin değilim bunu da görüşmem lazım falan falan diye kısaca durumu anlattım.
2 hafta sonra eşimle birlikte bankaya gidip görüşmeyi yaparken anladık ki o an görüştüğümüz kişi mortgage danışmanı değil. Bankada çalışan bir memur ve web sayfasındaki formu doldurmamıza yardım ediyor!
Formu doldurup gönderince sistem bir referans numarası verdi ve bununla şubeye gelip mortage danışmanı ile görüşmeniz gereklidir yazısı çıktı. Heralde 3 yıllık adres olmadığı için böyle yapıyor, yoksa verdiğiniz bilgiler ve geliriniz ile mortage alamamanız için bir sebep yok dedi. Tamam o zaman ilerleyelim hadi, siz mortgage danışmanı değil misiniz? diyince hayır dedi. Tamam o zaman mortgage danışmanı ile görüşelim dedik, güldü. Mortgage danışmanı ile görüşmek o kadar hızlı olmaz dedi. Yine 2 hafta sonrasına bir randevu aldık.
Sonra eşimle birbirimize anlamsızca bakarak ve gülerek bankadan çıktık. Ya gerçekten bankanın public internet sayfasındaki bir formu doldurmak için bize randevu vermişler, bankadaki bir memur bize yardımcı oluyor. Tüm bunlar yarım saat sürdü. Kardeşim siz manyak mısınız? Başka işiniz gücünüz yok mu sizin ya? Ben o formu tuvalette sıcarken elimde telefonla bile doldururum.
Bu iş için iki hafta sonrasına bankadan randevu alıp, iş yerinden izin alıp, banka şubesine gelinir mi ya? Tamam belki bunu yapmak için gelenler de olabilir. Ne biliyim online işlemlere güvenmiyodur, birileriyle konuşarak yapmak istiyodur gibi gibi… ama randevu verirken en azından bunu bi sormanız lazım sizin ya.
Formda neler mi var? Ad, soyad, adres gibi temel bilgiler, gelirin, giderlerin, ne kadar depoziton var ve kaç yıllığına ne kadar mortgage istiyorsun gibi temel sorular…
Eve giderken bir kaç bankaya daha uğrayıp mortgage reklam broşürlerini aldık. Hatta sonra Halifax bankasının (İngiltere’de en çok veren mortgage veren banka olabilir) web sayfasından agreement in principle formunu doldurduk ve yolladık. Formu yolladıktan sonra sistem Halifax’tan bir yetkili sizinle irtibata geçecektir diye bilgi verdi. Bakınız bu sefer önceden online olarak doldurduk 🙂
Burada yaşayan bir Türk arkadaşım da yakın zamanda Halifax’tan bir mortgage aldı. Mortgage danışmanından, iletişimden ve işlemlerden gayet memnun olduklarını söyledi. Aklımız otomatik olarak hemen Türk usulü iletişime gittiği için onların mortgage danışmanın adını mail adresini aldım. Stockport şubesi ama olsun yarım saatlik yol, gider geliriz diye düşündüm 🙂 Bir kaç gün sonra tam onunla iletişime geçecektik ki, eşimi bizim Altrincham şubesindeki danışman aradı ve 2-3 hafta sonrasına randevu verdi.
2 hafta sonra Barclays randevusuna gittik ve mortgage danışmanı ile bir saat daha görüşerek belgeyi aldık. Barclays benim bankam olduğu çin banka hesap dökümü gibi finansal belgelere ihtiyacım yok.
Alınan bu ağreement in principle belgesinin 3 ay veya 6 aylık gibi bir süresi var. Sonrasında tekrar yenilemek gerekiyor. Onun için mortgage danışmanı bize kıyak olsun diye ben bunu şimdi işleme koymuyorum. Siz ev bakın, emlekçi bunu istediği zaman bana mail atın ben o zaman işleme koyup ona yollarım dedi. Çünkü ev bakıp bulma işlemi – hele talep gören bir bölgeyse – çok kısa zamanda yapılamayabiliyor.
Bir de burası benim hesabımın / kredi kartımın olduğu tek banka olduğu, gelirimi giderimi bildikleri, bütün finansal geçmişim ellerinde olduğu için bir iki noktaya ince ayar yaparak verebilecekleri mortgage miktarını arttırdı. Sanırım böyle bir güzellik yaptı mortgage danışmanı. (Çünkü miktar olarak Halifax’tan daha fazla mortgage veriyorlar)
Normalde alınabilecek mortgage miktarı toplam yıllık gelirinizin 4 katı civarında bir rakam oluyor. Ama yıllık gelirinizden çocuk bakım masrafı veya başka temel giderlerinizi düşüyorlar falan. Kendilerince bir hesaplama algoritmaları var.
Bu noktada yazıyı tüm bu olaylar gerçekleştikten sonra yazdığım için sanki gelecekten gelmiş gibi bir bilgi vereyim: Birazdan bahsedeceğim Halifax’taki kadın peşinat miktarının alınabilecek mortgage miktarına bir etki etmediğini söyledi. Ama daha sonra Barclays ile gerçek mortgage anlaşmasını yaparken farkettik ki elinizdeki peşinat miktarı mortgage faizini birazcık düşürmeye yarıyor ve ayrıca bir kaç ufak masrafın çıkmasını engelliyor. (Ve belki yukarda bahsettiğim mortgage danışmanın yaptığı bir kaç ince ayarı gönül rahatlığıyla yapmasını sağlamıştır)
3-4 gün sonra da Halifax ile görüştük. En baştan söyleyeyim Halifax genel olarak mortgage konusunda çok daha hazırlıklı.
Görüşmenin başında 5 dakkalık bir video izletti. Videoda çok kısaca mortgage’in ne olduğunu ve uzun yıllar boyu ödenecek sorumluluk gerektiren bir durum olduğunu anlatıyor. “Bakın, akıllı olun, bu mortgage dediğimiz şey boru değil ha” diye bir nevi güvenlik uyarısı.
Hani bi kavga öncesi tehditvari bi uyarı yapılır ya. “Ölmeyi bayılmak mı sandın sen aslanım” diye… Onun gibi düşünün 🙂
Onun dışında – sonraki yazılarda detaylı anlatacağım – İngiltere’de noter veya Tapu Müdürlüğü gibi bir kurum olmadığı için ev alma konusu avukatlar üzerinden yürüyor. Bu noktada her ev alanın bir avukat ile anlaşması gerekiyor. Halifax bir portal oluşturmuş, buraya avukatlar kayıt oluyor ve siz arama yapabiliyorsunuz. Ne biliyim ücrete veya mesafeye göre listeliyorsunuz. Aslında işlemler online yapıldığı için mesafe pek de anlamlı değil…
Bizim gibi daha önce avukatla falan hiç işi olmamış kişiler için gayet faydalı bir ayrıntı mesela.
Halifax görüşmesine giderken kimlik ve finansal belgeler götürdük. Burası ile hiç bir alakamız olmadığı için pasaport, BRP card, son ay banka hesap dökümü ve son 3 aylık bordo ile gittim.
Eğer şartlar aynı olsaydı biz mortgage almak için Halifax’İ seçerdik. Dediğim gibi mortgage konusunda daha hakimler, her ayrıntıyı düşünmüşler ve bu sanki daha profesyonellermiş gibi bir hava oluşturuyo. Sonuçta profesyonellikte ikisi de hayvan gibi banka ama ne bilim böyle küçük ayrıntılar 🙂
Ama maalesef Halifax bizim istediğimiz kadar kredi veremiyor. Dediğim gibi Barclays ufak bir kaç ayar yaparak verebilecekleri kredi miktarını istediğimiz miktara getirdi. Aslında elimizde hatırı sayılır bir peşinat var, onu belirterek kredi miktarını arttırmaya çalıştık ama mortgage verebilecekleri miktar tamamen gelirimiz ve giderimize bağlıymış.
Son olarak geri ödeme süresinden de biraz bahsedeyim. Burada evler pahalı olduğu için mortgage geri ödeme süreleri çok uzun. Ortalama 20-25 yıl. Daha fazla da olabiliyor ama faiz de yükseliyor bu durumda. Geri ödeme süresini daha uzun yapabilmek için mortgage bitene kadar çalışabiliyor olmanızı gözetiyolar. Kabaca eğer fiziki güç gerektirmeyecek, ofis bazlı bir işte çalışıyorsanız 65-70 yasına kadar çalışabilirsiniz diye hesaplıyorlar.
Erken ödeme konusu aynı Türkiye’deki gibi. Erken ödemenin/kapatmanın belli bir oranda cezası var. Yalnız kesin mortage anlaşmasını yaparken danışman fazla ödeme yapabilme olayından bahsetti. Sanırım senede bir cezasız belli bir miktar fazladan ödeme yapıp ana para borcunu azaltabiliyorsunuz. Ya da aylık ödeme miktarını ceza ödemeden belli bir oranda arttırıp azaltabiliyormuşuz. Bu detayları tam anlayınca başka bir yazıda anlatırım.
Sonuç ve bir sonraki yazının konusu: Barclays’den aldığımız ‘agreement in principle’ ile beğendiğimiz bir eve teklif verdik. Ev sahibi teklifi kabul etti. Kağıt kürek işler başladı…
Bu arada, bu yazı sanki biraz gereksiz uzun oldu gibime geldi. Bu yazı dizisinin sonunda – bütün işlemleri tamamladıktan sonra – bir de hap gibi ‘adım adım mortgage ile ev alma süreci’ diye bir özet geçerim.
Selamlar cok sacma bi sorum bulunmakta, oncelikle tum blog icin cok tesekkurler, biz geleli 1.5 yil oldu, her yaziyi okumusuzdur, sorum su benim yillik gelirim tax before 42K, esimin sirketi var ama henuz 2 yili gecmediginden sayilmiyor, yillik gelirin 4 katini verirler demissiniz, 1 tane cocugumuz var 7 yasinda sizce ne kadar verirler, yaklasik olarak,
Merhaba, ikinizin yıllık toplam gelirinin 4 katı civarında verirler. Self employed detaylarını bilmiyorum ama en az 2 yıl diye bir şey duymadım. Eğer öyle bir kural varsa bile, başka bir problem yoksa teorik olarak en azından sadece sizin yıllık gelirinizin 4 katı olan 150-160k civarında bir mortgage alabilirsiniz.
Merhaba öncelikle çok teşekkürler yazınız için çok bilgilendirici detaylı bir yazı olmuş. Anladığım kadarıyla siz de 3 yıllık süreyi beklemeden başvuru yapmışsınız. Bizim iki yıl oldu yerleşeli sizce başvuru yapmak için yeterli bir süre midir ? Kredi skoru çıkmaz onun için başvuramazsın diyenler oldu. Bu konuda biraz bilgilendirebilirseniz çok mutlu olurum. Şimdiden teşekkürler. Yazı için tekrar ellerinize sağlık.
Merhaba Emir, teşekkürler. Ben Ankara anlaşmalı değilim ama Ankara anlaşmalı ve aynı senin gibi 2 yıl sonra mortgage alan arkadaşlarım var. Gelir gider kayıtlarında sorun yoksa alabilirsin bence. Kendi bankan ile ve ayrıca Halifax ile direk kontağa geçip konuşabilirsin. En fazla hayır, bir kaç yıl sonra gel derler 🙂